Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine yapılan kayyum atamalarının artçı tartışmaları devam ediyor.
Zaman zaman kavgaya zaman zaman bağrışmalara dönüşen bu tartışmalara duruşuyla fark katan bir isim var. İzlerken bir kadın olarak gurur duyduğumu ifade etmek istiyorum.
Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş. Neden bu kadar gurur duyduğumu anlatmadan önce olayı kısaca özetlemek istiyorum.
Üsküdar Belediye Meclisi toplantısında Ak Partili Üye Kemal Özer, Esenyurt’a kayyum atanmasıyla ilgili olarak,“…Milli iradeye değil, teröre müdahale vardır. Bu millet 23 yıl lideri Recep Tayyip Erdoğan’ı iktidara taşımış, nice 23 sene de iktidara taşıyacak…” açıklaması yaptı.
Bu sözler üzerine Dedetaş;
“Liderlerimizin ismini zikredip burada onlardan güç alıp olayı çarpıtmak doğru bir şey değil. Burada Sayın Cumhurbaşkanımızın adını kimse zikretmedi. Cumhurbaşkanı’na yönelik ne bir laf söylendi ne de aksi yapıldı. Lütfen Cumhurbaşkanımızın adını buraya taşıyarak farklı algılar yaratmaya çalışmayın. Partinizin de CHP’nin de terör ile ilişkisini vurgularsanız burada herkes ayağa kalkar. O yüzden taşımayın buraya.” sözleri ile Özer’in sözlerine tepki gösterdi.
Sinem Hanım’ın sözleri kadar duruşu, olaya müdahale edişi de mükemmeldi. Sakin ve kararlı bir şekilde tepkisini dile getirdi. Çok da haklı, zira Ak Partililer zaman-mekân fark etmeksizin konuşmalarında mütemadiyen Tayyip Bey’in adını zikrederek gelecek itirazlarda olayı “Cumhurbaşkanına hakarete götürmek istiyorlar.
Sinem Hanım zekice ve nezaketli bir hamleyle bunun önünü kesti. Kendisini takip ediyorum. Seçim çalışmaları, kazandıktan sonraki süreç vs. Sinem Hanım’ın tarzı bana siyasetteki kadın lider eksikliğini bir kere daha hatırlattı. Son olaydan sonra kendi kendime “Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanı olsa ne güzel olurdu diye düşündüm…” Disipliniyle, tavrıyla tarzıyla, hem CHP’ye hem de Türkiye siyasetine yeni bir soluk getirir.
Maalesef ülkemizde siyasi lider olarak ortaya çıkan kadınlarımız zamanla var olabilmek adına erkek dili kullanmaya başlıyor. Saygınlık kazanmak için buna gerek olmadığına inanıyorum. Bizde saygınlık kazanmak bağırıp çağırarak kazanılır gibi bir durum var. Bunda elbette vatandaşın da rızası var lakin hepimiz yorulduk artık bu tarz siyasetten ve siyasilerden.
Bence Sinem Hanım bu ezberi bozabilecek kapasitede bir isim. Kendisiyle seçim öncesi söyleşi yapmak için sözleşmiş fakat benden kaynaklanan sorundan dolayı bu söyleşiyi gerçekleştirememiştik. Umarım kendisiyle yakın zamanda “Türkiye siyasetinde kadın olmak” üzerine güzel bir sohbet etme fırsatı yakalayabilirim.